5 Aralık 2012 Çarşamba

GÖZ KARARI-EYEBALLING




7 Aralık 2012 – 13 Ocak 2013 tarihleri arasında Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezinde gerçekleştireceği etkinlikte YAYGARA, ‘Göz Kararı’ sürecinde; irade ve tavrın, otoriteyi sorgulayan, güncel gerçeklikle hesaplaşan, asıl olanın meselesini ortaya çıkaran, bireyin alternatif özelliklerini ve sosyal alanın çeşitliliğini yücelten bir anlayışla, günümüz sanatçılarının akıl ve vicdanlarının kararını ortaya koymaya çalışacaktır.
17.12.2012 – 13.01.2013    Açılış/Opening : 17 Aralık / December 2012, 18:00
ÇANKAYA BELEDİYESİ ÇAĞDAŞ SANATLAR MERKEZİ
SANATÇILAR //  ALİ ŞENTÜRK / ALPER AYDIN / AMIN DAWAIE / ARZU EŞ / BARAN ÇAĞINLI / CEVAHİR ÖZDOĞAN / CEVDET SARI / ENGİN ASLAN / ELİF YILDIZ / ERDAL DUMAN / FATİH TAN / GAVİN TURK / GENCO GÜLAN / GENÇ PROJE / GISELE TREMBLEAU / GİZEM ŞENDUR / JOHANNES VOGL / MEHMET ALİ BORAN / MEHMET ALİ UYSAL / MEHMET ÇEPER / MEHMET YILMAZ / MEHTAP BAYDU / MUSTAFA DUYMAZ / MUSTAFA DUYULUER / OSMAN DİNÇ / OSMAN BOZKURT / ÖZLEM ŞİMŞEK / SAEED ENSAFİ / SARKİS / SERKAN DEMİR / SİBEL HORADA / SİNEM DİŞLİ / ŞENİZ AKSOY / ŞEVKET ARIK / TANZER ARIĞ / TİMUR ÇELİK / TIM HAILEY / TUBA MERDEŞE / TUFAN BALTALAR / VEYSEL ŞAYLİ
YAZARLAR //  ŞEVKET ARIK / FIRAT ARAPOĞLU / NEVİN YALÇIN BELDAN / HAKKI ENGİN GİDERER
GÖZ KARARI
Gözün hikayesi,  nesnenin kendi gerçekliği ve zihnimizde oluşan kurgusal gerçekliğinin inşasını anlatır. Her şeyin temeli olan ‘Var olmak’ fikri, aynı zamanda görünür olmanın zorunluluğunu da içerir. Zihnimiz bu duyumsanabilir olanı sınıflandırırken,  kendi gerçeğini yeniden şekillendirir. Böylece gözün kararı, zihinde sorgulanarak, aklın ve vicdanın kararını inşa eder. Günümüz iletişim ortamında hemen her şey görsel algılama alanı üzerinden şekillenmektedir. İmajların, göstergeler halinde zihinlere  baskıcı bir etkiyle sunulduğu, görsel şoklamalara maruz kalan insanların, gerçekte neyi gördüğü ve nasıl anlamlandırdığı hep muğlak bir durumdur. Bu muğlaklığın sürekliliğini isteyen odaklar, kendi gözetleme kulelerinden büyük bir göz gibi her şeyi seyretmekte ve istediği an müdahale etmektedir. Emperyalizmin gökdelenlerinde senaryolar hazırlanıp toplumların kaderi kurgulanırken, yaşayacağı coğrafyanın sınırları bile neredeyse ‘göz kararı’yla belirlenmektedir. Şimdilerde ise toplumsal alanda yaşam tarzlarının sınırları belirlenmeye çalışılırken, siyasi ayrımcılık, inançların ötekileştirilmesi,  otoritenin dönüştürülmesi, bireyin özgürlüklerinin sınırlarını sorgulanır bir hale gelmesi söz konusudur. Otorite yeni bir birey ve toplum tasarımı yaparken, onun şeklini de kendi belirlemek istemektedir. Gerçeğe açılan pencere olarak  bakma, görme ve anlama süreci, maniple edilmiş  görüntülerle her zaman aldatılabilir. Bu aldatılmışlık hali bir süre sonra zihnin kontrol edemediği bir bağımlılığa dönüşür.  Ve otorite tarafından kurgulanmış durumun sahnelendiği her görüntüyü sorgulamadan izlemeye başlar. Birey artık gördüğünün etkisiyle şekillenen bir dünyaya transfer olmuş demektir. Kitleleri tasarlayan yeni olanaklar çoktan devreye girmiştir ve işlemektedir.
Günümüz insanı tam da ‘göz bebeği’nden isabet almıştır. Hipnotik bir hal ile, kendi gerçeği ve görüntüleri arasında uykuya dalmış durumdadır. Bu süreç, onu kodlamak ve kumanda etmek için ideal bir ortamdır. Daha öncesinde gizli kodlarla tasarlanmış ve uygun ortamda harekete geçecek olan kitle artık hazırdır. Ve müdahale başlamıştır. Ancak gözün bağımlı hali, bireyi uyur gezer halde dolaştırmaya devam etmektedir. Nitekim gözle oranlanarak belirtilen miktar, gözle yapılan ölçme ya da oranlama, anlamına gelen “Göz Kararı” ölçüyü kaçırmış ve odağını kaybetmiştir.
Bu durumdan çıkmanın yolu sadece görünen gerçeğe değil, algılayan zihinlere müdahale ile   mümkündür. Artık sanal ortam tecridinden uyanmak, gerçeğin kendisine evrilmek ve dönüşmek gerekmektedir. Dolayısıyla “Göz Kararı” sürecinde Yaygara, irade ve tavrın, otoriteyi sorgulayan, güncel gerçeklikle hesaplaşan, asıl olanın meselesini ortaya çıkaran, bireyin alternatif özelliklerini ve sosyal alanın çeşitliliğini yücelten bir anlayışla, günümüz sanatçılarının akıl ve vicdanlarının kararını ortaya koymaya çalışacaktır.
Metin: Şevket Arık
——
EYEBALLING
The story of the eye explains the construction of the object’s own reality and the fictional reality created in our minds.  It includes the idea of “be in existence”, which is the basis of everything, as well as the difficulty of being visible. While our mind is classifying this sensible, it reshapes its own reality. In this way, the decision of the eye constructs the decision of the mind and conscience by being questioned in the mind. In today’s communication environment, almost anything is shaped through the visual perception area. People exposed to visual shocking, where images are presented to the mind with a repressive effect in the type indicators, it is always ambiguous what he really sees and how he gives the meaning. Focus groups who desire the continuity of this ambiguity are watching everything from their observation towers like a big eye and are intervening at any desired time. While the fate of societies is fictionalized in the skyscrapers of imperialism by preparing scenarios, even the boundaries of the geography he will live are almost determined with the “decision of the eye”.  In the present, while the boundaries of their way of life in the social sphere are tried to be determined, political discrimination, factionalizing of beliefs, conversion of authority, it is in question that the boundaries of the individuals’ liberty is being questioned. While authority constructs the design of a new individual and society, it wants to determine the shape by itself. The looking, seeing and understanding process, as the window opening to reality, can always deceived by manipulated images. This condition of being deceived turns into an addiction after a period, which cannot be controlled by the mind. Then, it starts to monitor each image fictionalized by the authority without questioning. Now, it is recognized that the individual is transferred into a world with the effect of what he is seeing. New opportunities that design masses have already been activated and are processing. The modern man was hit precisely from his pupil. With a hypnotic state, he has falling asleep between his own reality and images. This process is an ideal environment to encode and control him. The mass, pre-designed by secret codes that will take action in the appropriate condition is ready now and the intervention has started. However, the condition of being dependent of the eye is continuing to entangle the individual in the state of a sleepwalker. In fact, “the decision of the eye”, which means the amount determined through the estimation of the eye, measurement or rationing conducted with the eye, has passed the limits and its focus.
The way to exit from this situation is possible through the intervention with not only to the visible reality but also with perceiving minds. Now, it is necessary to wake up from the isolation of the virtual environment, to evolve and turn into the reality itself.  Thus, with an understating of clamor, will and attitude that is questioning the authority, settling a score with the actual reality, reveals the issue of the real fact, which elevate the alternative characteristics of the individual and the diversity in social space, it will try to reveal the decision of the mind and conscience of contemporary artists.

17 Mayıs 2012 Perşembe

DEMOKRASİ VE ÇATIŞMA 16 - 25 Mayıs 2012 tarihleri arasında KargART’da

DEMOKRASİ VE ÇATIŞMA (kuratör : Fırat Arapoğlu)

Demokrasi ve çatışma, ilk bakışta ayrı anlam gruplarında yer alan sözcükler olarak algılanabilir. Halbuki çatışma demokrasinin gelişimi için gereklidir. Kültürel alanda demokrasinin gölgesinde yeşerecek politik/kültürel çatışmalar, demokrasinin varlık sebebidir. Bu ortamda, demokrasinin var olacağı meşruiyet alanını, bu tartışmaların gelişebileceği soykütük araştırmalarını ve toplumun her kesiminin bu konulara destek verecek şekilde analizini yapmak gerekmektedir. Bu, bizlerin toplumdaki olguların ve olayların aktüel dinamiklerini tanımlamamızı ve toplumsal sınıfların yaşam pratiklerindeki güdülenmelerini tespit edebilmemizi sağlayacaktır.

Demokrasi bağlamında, ötekini anlamak zorundayız. Homojen toplum yaratma düşüncesinin son kırıntılarının da önü kesilmeli ve zaten iflas eden bu düşüncenin yerine, demokrasinin yeşerebileceği çoğulcu bir yapıyı savunmak gerekmektedir. İşte sanatın rolü burada yatmakta: Sanat farklılıkları görünür kılabilir ve böylece siyasi meşru zemin yaratamayan farklıların yanında yer alması, sanatın demokrasi içerisindeki çatışmada gücünü gösterebilir.

Fırat Arapoğlu’nun küratörlüğünde bir araya gelen sanatçılar Mehmet Ali Boran, Hera Büyüktaşçıyan, Mehmet Çeper, Mehmet Fahracı, Gökçe Süvari, Fatih Tan, Sevil Tunaboylu ve Demet Yalçınkaya. Demokrasi ve Çatışma, 16 - 25 Mayıs 2012 tarihleri arasında KargART’da izlenebilir.

13 Mayıs 2012 Pazar

20 Nisan 2012 Cuma

ELGİZÇAĞDAŞ SANAT MÜZESİ İLE İLGİLİ OLARAK “MÜZE İÇİNDE BİR MÜZE” PROJE SERGİSİKAPSAMINDA YAŞANANLARA DAİR BİLGİLENDİRME

ELGİZÇAĞDAŞ SANAT MÜZESİ İLE İLGİLİ OLARAK “MÜZE İÇİNDE BİR MÜZE” PROJE SERGİSİKAPSAMINDA YAŞANANLARA DAİR BİLGİLENDİRME
Merhabalar,
5 Nisan 2012 tarihindeProje 4L Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi’nde açılışı gerçekleştirilen, küratörlüğünüüstlendiğim ve 12 sanatçı arkadaşımla realize ettiğimiz “Müze içinde bir Müze”Proje Sergisi dahilinde yaşanan süreç ve şu anki aktüel duruma dair bazıbilgileri sizlerle paylaşmak istiyoruz:
a) Elgiz Çağdaş SanatMüze’sinin, daha serginin kurulumu aşamasından itibaren "size mekansağlıyoruz", “müzede sergi açıyorsunuz” şeklinde, sanki müze mekanını"lütfeder”  yaklaşımdaki söylemleritüm süreç boyunca üzerimizde hissettirilmiştir. Proje küratörünün onayıalınmadan basınla paylaşılan ilk bültende serginin "Proje Odaları"ndaaçılacağı lanse edilmiş - halbuki sergi görüleceği üzere "müze"içindedir -, sanatçılardan birisinin ismi bültende çıkmamış ve küratör"genç küratör" ibaresi kullanılarak, serginin asıl söylemi bir tür"amatör" diskur içerisine çekilmeye çalışılmıştır. Daha sonra küratörve sanatçı ekibinin itirazları ile müze bir basın bültenini tekrar hazırlamış,“düzeltilmiş bülten” ibaresini kullanmadan, "hatırlatma" başlığıaltında bu konuları düzeltmiştir. Bazı internet sitelerinde ve basılıyayınlarda yer alan bu bültenlerden bazıları bizatihi küratör tarafındaneditörlere yazı yazılarak düzeltilmiştir. 
b) Elif Öner'in“Hysteria” çalışması ile ilgili, sergi açılışından sonraki gün (6 Nisan 2012) değilişin, bilgisayarın bile mekanda bulunmadığına dair bir duyum alınmıştır. Projeküratörü işe müdahale edemeyeceklerini, bunun sanatçının ifade özgürlüğü veküratörün bunu desteklemesi neticesinde bir durum olduğunu ilettikten sonra,müze işin üzerine "küratörü suçlayıcı" biçimde bir ifade ekleyerek,konuyu farklı bir mecraya çekmektedir. “Müze’ye haber verilmeden, projeküratörü tarafından histeri adlı farklı bir projesi sergiye dahil edildi”ibaresi çalışmanın bulunduğu kaide üzerinde yer almaktadır – Halbuki, sergidenönce hazırlanan kitapçıkta “Histeri” işi, künyesi ile yer almaktadır. Ayrıca, birproje küratörü,  projeye dair işlerini  "müzeye onaylatmak" zorunda mıdır? Herbir iş için bir "bilirkişi" heyetine mi danışılacaktır?
c) Anti-pop’un “artvenue” isimli enstalasyonunun dört hafta önce müzeye sunulan, kurulumunun 6günde yapılabileceği belirtilen ve müze tarafından reddedilmeyen projekurulum-planının onayı, sıkıntılı bir süreçten sonra, açılışa 2,5 gün kalaonaylanmıştır. Mimari bir proje gibi detaylı bir hesaplamaya dayalı, müzeyi bir“olimpik yarış havuzu” olarak yeniden kurgulayan; yarışmacıların “start”aldıkları kulvarlar ve madalya kürsüsü ile vazgeçilmez bir bütün olan bu büyükölçekli enstalasyonunun fiziksel olarak %95’lik bölümü 2.5 gün içerisinde yoğunbir emek sürecinde gerçekleştirilmiş, ancak madalya kürsüsü açılış saatineyetişmemiştir. Küratörün, “açılış gerçekleşti, işin nihai tamamlanmasını yarınyapalım” önerisini sanatçı kabul etmiş, ancak sonrasında sanatçı ve küratörünmüze yönetimine ayrı ayrı ilettikleri; hazırda bekleyen madalya kürsüsünümekana yerleştirme talepleri, müze-kurulu tarafından reddedilmiştir.
d) Açılış günügerçekleştirilen ve Elgiz Müze katalogunun yırtılarak uçak yapılması ilesürdürülen eylem, müze ve proje arasında bir gerilime neden olmuştur. Müze, İnselİnal’ın ürettiği eylem sonrasında uçak yapılan kağıtları toplayıp, çöppoşetlerine doldurarak kendi katalogunu çöpe atmıştır. Katalog, bir müzelertarihi parçası olarak görülmeyip, meta değeri üzerinden değerlendirilmiştir.
Bunları bilginizesunuyoruz. Sergi kurulumu süresince müze yönetimi tarafından yapılan baskı ve zorlamalarekseninde yaşadıklarımızı demokratik bir platformda ifade etmek ve görünürkılmak adına desteklerinizi bekliyoruz.
Fırat Arapoğlu

Sanatçılar

Anti-pop, Ali İbrahimÖcal, Alper İnce, Çağrı Saray, Eda Gecikmez, Elif Öner, Hülya Özdemir, İnselİnal, Mehmet Çeper, Orhan Cem Çetin, Özlem Şimşek, Rafet Arslan 

7 Nisan 2012 Cumartesi

Gerçeklik Terörü Mayıs 2012 Periferi


4 Mayıs, 18:00 - 27 Mayıs, 13:00. İstanbul

Periferi Kolektif; Yıkım/Destruction 2011 sergisinde açtığı tartışmayı Gerçeklik Terörü başlıklı yeni etkinliklerle büyütüyor. Rafet Arslan ve Alper T. İnce’nin koordine ettiği uluslararası katılımlı sergiler Mayıs ayının başında peşi sıra Depo, Mars ve Asfalt Kadıköy de açılıyor.
Gerçeklik Terörü; gerçeğe dair son kalıntıların gündelik hayattan silindiği bir dünyada sanat ve hayata yönelik karşı sorgulayıcı, şiirsel ve yıkıcı bir dil ve estetik oluşturmayı amaçlamaktadır. Sanat ile piyasanın, medya ve sansürün, politika ve pornografinin iç içe geçip oluşturdukları sahte gerçekliklere karşı bir varoluş mümkün mü?
Gerçeklik terörü” , güncel sanat pratiklerinin şiirsel yıkıcı üslubu ile sizleri inançlarınızı sorgulamaya, içinde yaşadığımız ve gerçek olarak varsaydığımız dünyayı yadırgatmaya ve tüm karamsarlığına rağmen yeni gerçekliklerin, yeni olasılıkların, başka dünyaların kapılarını aralamaya çağırıyor.
Yeni bilinç/insan için yeni bir dilin, estetiğin ve hatta evrimin tetiklenmesi, mutasyonun politikası!

Gerçeklik Terörü
4/28 Mayıs 2012-İstanbul
Açılışlar:
Depo/4 Mayıs
Mars/4 Mayıs
Asfalt/9 Mayıs
Koordinatörler: Alper T. İnce& Rafet Arslan

http://​gerceklikteroru.blogspot.co​m/
*
Reality Terror by Periferi Kolektif
Periferi Kolektif, scales up the discussion that it opened up in Yıkım/Destruction 2011 with new events entitled as Gerçeklik Terörü/Reality Terror. The international exhibitions coordinated by Rafet Arslan and Alper T.İnce will be held at the beginning of May respectively in Depo, Mars and Asfalt Kadıköy.
With the participation of the team who created Yıkım/Destruction 2011,one of the exhibitions which made a tremendeous impression last year and with participation of 65 artists including 17 from abroad, it brings artists and works from different diciplines in a collective standing again independently and without patrons or sponsors.

Gerçeklik Terörü/Reality Terror aims to create a questioning, destructive, poetical language and aesthetics against arts and life in a world where the last traces regarding reality has been wiped off. Is it possible to have an existence against the fake realities constructed by interwined relations of arts and the market, of media and censure, of politics and pornography?

Gerçeklik Terörü/Reality Terror with its poetical and destructive praxis of contemporary arts, invites you to question your beliefs, to find the world odd, the world that we live in and that we take as real, to open doors, of new realities, of new possibilities, of other worlds despite their all pessimism.
Triggering a new language, a new aesthetics and even a new evolution for the new conscience/human, the politics of mutation!
http://​gerceklikteroru.blogspot.co​m/
*
Programme:
Gerçeklik Terörü/Reality Terror
4/28 May 2012- Istanbul
Main Opening:
Depo/4 May 2012 – 6:30 p.m.

Exhibition Openings:
Depo/4 May
Mars/4 May
Asfalt/9 May
Coordinators: Alper T. İnce & Rafet Arslan
*

SanatçılarArtists:
Ahmet Doğu İpek
Ahmet Şık
Alfred Dong
Ali Mete Sancaktaroğlu/defter kazıyıcılar kooperatifi
Alper Kırklar
Alper T. İnce
AltKomşu
Armanc Yıldız
Ayşe Özkan
Azra Deniz Okyay
Burçak Konukman
Bülent Demirağ
Cecile Wesolowski
cins
Clement Cogitore
Deniz Beşer
Deniz Pireci
Dilara Akay
Dilara Hançer
Dina Goldstein
Dragos Badita
Dragos Platon
Eda Gecikmez
Elin Magnisson
Elsa Ledoux
Emine Çorduk
Emre Zeytinoğlu
Eric Bragg
Erol Eskici
Fahreddin Örenli
Ferhat Özgür
Fulya Çetin
Halil Vurucuoğlu
Hayali
Hüseyin Rüstemoğlu
Jana Brike
Johanna Reich
Karahan Kadırman
Kazım Şimşek
Komet
Leyla Emadi
Leyla Gediz
Maria Sundby
Mario Asef
Matt Hearing
Mehmet Çeper
Murat Germen
Nalan Yırtmaç
Nazan Azeri
Necla Rüzgar
Neil Coombs
Nejat Satı
Neus Peres
Nur Koçak
OnstOn
Orhan Cem Çetin
Özgür Öztürk
Özgür Yaşaroğlu
Pınar Öğrenci
Rad
Rafet Arslan
Serkan Yüksel
Simona da Poza
Yaprak Gözeker
Yeşim Akdeniz
Yeşim Şahin
Yudi Suhari
Yukiko Shimuzu
Wide
Zeynep Beler

Yazarlar:
Barış Acar
Fırat Arapoğlu
Murat Üstübal

31 Mart 2012 Cumartesi

Müze İçinde Bir “Müze” SERGİ/Museum inside a Museum

5 Nisan, 18:00 - 19 Mayıs, 05:00
Proje 4L/Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi
Proje 4L/Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi Fırat Arapoğlu küratörlüğünde Müze İçinde bir “Müze” sergisine ev sahipliği yapıyor.

5 Nisan – 20 Mayıs tarihleri arasında Proje4L/Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi koleksiyon seçkisinde bir yenilik ile sanatseverleri karşılıyor, sürekli sergi ve değişen sergilerin yapılacağı alanda bir bölümleme. Sürekli sergi alanında Elgiz Koleksiyonu’nun olmazsa olmazları sergilenirken, geçici sergi alanında yakın dönem alımları sergileniyor. Eşzamanlı olarak, Fırat Arapoğlu küratörlüğündeki Müze İçinde Bir “Müze” konuk proje sergisi, Ali İbrahim Öcal, Alper İnce, anti-pop, Çağrı Saray, Eda Gecikmez, Elif Öner, Hülya Özdemir, İnsel İnal, Mehmet Çeper, Orhan Cem Çetin, Özlem Şimşek ve Rafet Arslan’ın yaklaşımlarıyla “müze” kavramını sorguluyor.
Neo-liberal ekonominin ve küreselleşmenin egemen olduğu ve her şeyin hızla değişmekte olduğu bir süreçte, çağdaş sanatta müzelerin, galerilerin, koleksiyonerlerin, sanatçıların artışının yarattığı bir ivme ile sermayenin ve tüzel kişilerin etkin oldukları bir kültür ve sanat ortamı ile karşı karşıyayız. Bu sürecin küresel ölçekte izdüşümünü yerelleşme, kültür, demokrasi, kamusallık ve toplumsallık kavramlarının sanatın sözlüğüne girmesinde ve içinde bulunduğumuz sürecin tam da bu tarihselliğin çıktılarının görünür olduğu bir zamanda yaşadıklarımızda görmekteyiz. Sahi, nedir bu “müze”?

Sergi:
• Yeni Koleksiyon Seçkisi
• Konuk proje Fırat Arapoğlu küratörlüğünde Müze İçinde Bir “Müze” Sergisi
Tarih: 5 Nisan – 20 Mayıs 2012
Mekan: Proje 4L/Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi
Adres: Meydan Sokak Beybi Giz Plaza Maslak İstanbul
E-mail: info@elgizmuseumistanbul.org
Web: www.elgizmuseum.org
Tel: 0212 2902525



Museum Inside a “Museum” EXHIBITION

Proje 4L/Elgiz Museum of Contemporary Art hosts “Museum Inside a “Museum”” exhibition, curated by Fırat Arapoğlu.
Proje4L/Elgiz Museum of Contemporary Art welcomes art-lovers with a novelty in its collection selection between the dates of April, 5 – May, 20 2012; a special section featured in the permanent exhibition and alternating exhibition space. In the permanent exhibition space, Elgiz Collection’s “must see” works take place, while in the temporary exhibition area newly acquired works are exhibited. At the same time, Museum Inside a “Museum” guest project exhibition, curated by Fırat Arapoğlu, is being exhibited with works by artists Ali İbrahim Öcal, Alper İnce, anti-pop, Çağrı Saray, Eda Gecikmez, Elif Öner, Hülya Özdemir, İnsel İnal, Mehmet Çeper, Orhan Cem Çetin, Özlem Şimşek and Rafet Arslan where they question the notion of “Museum” with their own approach.
In contemporary art today, we are faced with an acceleration in the number of galleries, collectors, artists and museums. This phase is dominated by neo-liberal economy and globalization, which brings to mind the emphasis of capital and corporate bodies in culture and art arena. On a global scale, we see the projection of this phase as localization, culture, democracy, publicization and communalization terms enter in the art dictionary and these historical outputs become visible for us in this time to see what we are living in. . Really, what is this “museum”?

Exhibition:
• Selection of New Collection
• “Museum Inside a “Museum”” guest project exhibition curated by Fırat Arapoğlu
Date: April, 5 – May, 20 2012
Exhibition Area: Proje 4L/Elgiz Museum of Contemporary Art
Address: Meydan Sokak Beybi Giz Plaza Maslak İstanbul
E-mail: info@elgizmuseumistanbul.org
Web: www.elgizmuseum.org
Tel: 0212 2902525